Analiz: İklim değişikliği olmasaydı, sıcak hava dalgaları neredeyse imkansız olurdu
Bilim adamları, iklim değişikliği olmasaydı bu ayın başından bu yana Avrupa’nın güneyinde, ABD’nin bazı bölgelerinde, Meksika’da ve Çin’de görülen sıcak dalgalarını yaşamanın neredeyse imkansız olacağını ve bu sıcak dalgalarının iklim değişikliği nedeniyle daha sıcak ve daha uzun sürdüğünü belirlediler.
Londra Imperial College Grantham Enstitüsü, Hollanda Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü, Kızıl Haç Kızılay İklim Merkezi ve Küresel Afete Hazırlık Merkezi dahil olmak üzere Birleşik Krallık, Hollanda ve ABD’deki üniversiteler ve meteoroloji kurumlarından bilim adamlarını içeren World Weather Attribution’dan yedi araştırmacı, iklim değişikliğinin son dönemde kalıcı hale gelen yüksek sıcaklıklar üzerindeki etkisini ölçtü.
Bilim adamları, bu etkiyi ölçmek için hava durumu verilerini ve bilgisayar modeli simülasyonlarını analiz ederek, 1800’lerin sonlarından bu yana yaklaşık 1,2 santigrat derecelik küresel sıcaklık artışının ardından bugünün iklimini geçmiş iklimle karşılaştırdı.
Bu ay Avrupa’nın güneyinde, ABD’nin bazı bölgelerinde, Meksika’da ve Çin’de sıcaklıkların 45 derecenin üzerine çıkmasına neden olan şiddetli sıcak hava dalgaları, sıcaklık alarmlarına, orman yangınlarına, sıcaklığa bağlı hastane başvurularına ve ölümlere yol açtı.
Her bölgedeki en tehlikeli sıcak dönemlere odaklanan analiz, güney Avrupa’da 7 gün, ABD’nin batısında, Teksas ve kuzey Meksika’da 18 gün ve Çin’in alçak bölgelerinde 14 gün boyunca ortalama maksimum sıcaklıkları dikkate aldı.
Isı dalgaları artık sıra dışı olaylar değil
World Weather Attribution’ın ilişkilendirme analizinde bilim insanları, bu ayın başından bu yana Avrupa ve Kuzey Amerika’daki ısı dalgalarının iklim değişikliği olmadan neredeyse imkansız olacağını, ancak fosil yakıtların sürekli yanması ve diğer insan faaliyetlerinin neden olduğu küresel ısınma nedeniyle sıcak dalgalarının “artık olağandışı olmadığını” buldu.
Analize göre, iklim değişikliği Çin’de sıcak hava dalgalarını en az 50 kat daha olası hale getirirken, sıcak hava dalgalarını daha sıcak, daha uzun ve daha sık hale getiriyor.
İklim değişikliği nedeniyle Avrupa’da sıcak hava dalgası 2,5 derece, Kuzey Amerika’da 2 derece ve Çin’de 1 derece daha sıcak hale geldi.
Bu tür olayların artık Kuzey Amerika’da yaklaşık 15 yılda bir, güney Avrupa’da 10 yılda bir ve Çin’de yaklaşık 5 yılda bir olması beklenebilir.
Küresel ısınma arttıkça 2-5 yılda birçok hava olayı yaşanabilir.
Emisyonların hızlı bir şekilde durdurulmaması ve net sıfıra indirilmemesi durumunda bu tür ısı dalgalarının daha sık ve sık hale geleceği uyarısında bulunan bilim insanları, şu anda 1,2 derece olan küresel sıcaklık artışının 2 dereceye ulaşması durumunda 2 ila 5 yılda bir ekstrem hava olaylarının meydana gelebileceğini belirlediler.
Paris Anlaşması’na taraf olan tüm ülkeler, emisyonları hızlı bir şekilde azaltmak için mevcut taahhütlerini tam olarak yerine getirmezlerse, küresel sıcaklık artışının 30 yıl içinde 2 santigrat dereceye ulaşması kuvvetle muhtemeldir.
Araştırmacılar ayrıca, iklimsel bir fenomen olan El Niño’nun gelişiminin, muhtemelen bazı bölgelerde sıcak hava dalgalarına bir miktar ek ısı sağladığını da belirlediler.
“Fosil yakıtların kaldırılması yasallaştırılmalı”
London Imperial College, Grantham İklim Değişikliği ve Çevre Enstitüsü’nde İklim Bilimi Kıdemli Öğretim Görevlisi Friederike Otto, analiz hakkında şu yorumu yaptı: “Bu ilişkilendirme çalışmasının sonucu şaşırtıcı değil. Dünya fosil yakıtları yakmayı bırakmadı, iklim ısınmaya devam ediyor ve ısı dalgaları daha aşırı olmaya devam ediyor. Bu kadar basit.” ifadesini kullandı.
Ancak Otto, sıcak dalgalarının “iklim çöküşünün” kanıtı olmadığını belirterek, şunları söyledi:
“Güvenli ve sağlıklı bir geleceği güvence altına almak için hala zamanımız var, ancak acilen fosil yakıtları kullanmayı bırakmalı ve savunmasızlığı azaltmaya yatırım yapmalıyız. Bunu yapmazsak, her yıl on binlerce insan ısıya bağlı nedenlerden ölmeye devam edecek. Hükümetlerin bu yılki Birleşmiş Milletler İklim Konferansı’nda fosil yakıtların kullanımdan kaldırılmasını yasalaştırması kesinlikle kritik.”
Kızılhaç Kızılay İklim Merkezi Direktörü Julie Arrighi de en ölümcül afet türlerinin başında sıcakların geldiğini bildirdi.
Ölümcül derecede yüksek sıcaklıkların hızla arttığına işaret eden Arrighi, “Uyarı sistemlerini, ısı eylem planlarını ve uzun vadeli uyum önlemlerine yatırımları ölçeklendirmek çok önemli. Buna şehir planlaması ve sağlık, elektrik, su ve ulaşım gibi kritik sistemlerin direncinin artırılması da dahildir. Aşırı sıcakta hayat kurtarmak için en savunmasız insanlarla ilgilenmemiz gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.
Hollanda Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü’nde araştırmacı olan Sjoukje Philip de gezegenin eşit şekilde ısınmadığını belirtti.
Philip, çalışmanın Avrupa’da hızlı ısınmanın yerel sıcaklıklar üzerindeki önemli etkisini bir kez daha gösterdiğini vurgulayarak, “Bu, Avrupa’nın her zaman uyumlu ve hafifletici önlemler alması için acil gerekliliğin altını çiziyor” dedi. sözünü kullandı.